OGURİ SHUN

Kore dizisi izleyenler diğer Uzakdoğu dizilerini izlemezlerse eksik sayılırlar. Çünkü Uzakdoğu yani Kore-Çin-Tayvan-Japon-Tayland beşlisi sürekli etkileşim halindedir. Birbirlerinden senaryo alıp verirler, televizyon programları uyarlarlar, ortak oyuncularla diziler çevirirler vesaire vesaire. Üstelik bu etkileşim sadece dizi-filmle sınırlı değildir. Koreliler, o ülkelerin pazarlarına ulaşabilmek için Japonca ve Çince albümler çıkarıyorlar; o ülkelerde konserler, etkinlikler düzenliyorlar, Çinli ve Japon üyeleri olan şarkı grupları kuruyorlar. Bu yüzden Kore sever olsanız bile diğer Uzakdoğu ülkelerine kayıtsız kalamıyorsunuz.
Kore hayranı olmadan önce televizyonda izlediğim Japon filmlerini saymazsam Japon yapımlarıyla tanışmam da yine Kore sayesinde oldu. Boys Over Flowers'ı izledikten sonra lisede Japon sever olan arkadaşlarımın tavsiyesiyle Hana Yori Dango'ya başladım. Ve Oguri Shun'a olan hayranlığım da bununla başlamış oldu. Japonları izlememin iki sebebinden biri Oguri Shun, diğeri de Yamapi. Ama tabi Gurimin yeri apayrı :)


HANA YORİ DANGO

Bence tüm zamanların en enteresan yapımı bu. 1992'de manga olarak yazılmış 1997'de anime olmuş sonra Tayvan- Japon- Kore- Çin-Amerika-Türkiye (Güneşi Beklerken)-Hindistan gibi ülkelerde dizi versiyonları çekilmiş. Kısacası uyarlamayan ülke kalmamış. Yıllar önce yazılan bir senaryonun bu denli rağbet görüp günümüze ulaşması mucizevi bir şey bence.

Bu garip yayın serüvenine sahip efsane dizi, tipik zengin fakir çatışmasını ele alıyor. Dört yakışıklı ve varlıklı erkeğin hatta zengin züppelerinin - ki bunlara çiçek dörtlüsü/f4 deniyor- hayatına fakir bir kızın girmesi ve bu kızın zengin çocuklarını bir güzel dize getirmesi.

Bu diziler silsilesi hayranları ikiye bölen "Hana Yori mi güzel, BOF mu?" sorusunu da gündeme getirmiştir.

Her ne kadar aynı senaryonun ürünü olsalar da konuların işlenişi çok farklı, her ülke kendince anlatmış diziyi.

Hana Yori Dango'nun ilk sezonunda biraz daha animevari bir hava var. Hareketler sesler animasyonları anımsatıyor. 2.sezonda oyuncular daha oturaklı bir hal almışlar. BOF'un senaryosu ise anime ile bire bir gibi.

Ben KHJ hayranıyım hatta BOF'u Hana Yori'den de önce izledim. Bana hangisini izlerken gözlerin doldu ve daha çok heyecanlandın derseniz, benim buna cevabım; Hana Yori Dango olur. BOF daha ışıl ışıl, f4 karizma, Kim Hyun Joong, Lee Min Ho, Kim Bum taş... ama Hana Yori Dango bence daha romantik, daha farklı. Tabi bu BOF'u sevmediğim manasına gelmesin. İkisi de mükemmel.

Hanayori'yi izleyenler bilirler Makino'nun Doom Yoo Ciii diye kendini yırtarak uçağın peşinden koştuğu bir sahne vardır ki ah ah...

Benim diziyi bitirdikten sonra arigatoo to diye hülyalı hülyalı dolaşmam lisede alay konusu olmuştu. "paga" gibi birçok kelimeyi de bu dizi sayesinde lügatıma eklemiş bulundum.

Guri o endam eda nedir öyle hey yavrum :)


Guriciğim burada grubun yakışıklı ancak biraz içine kapalı çocuğu Hanazawa Rui'yi canlandırıyor.

Grubun hafif çatlak lideri Matsumoto Jun yani Domyoci de oynadığı rolün hakkını vermiş. Diziyi izlerken Hanazawa Rui'ye bayılmıştım ama kızın Dom Yo Ji'yle olmasını istemiştim. Çünkü ikisi arasındaki uyum mükemmeldi.

Dizide Ikuta Toma da konuk oyuncu olarak arz-ı endam ediyor.

Dizide çalan tüm müzikler mükemmel ama bu ikisi dinlenmese olmaz.






HANAZARAKI NO KIMITACHIE

İsmi bir tekerlemeyi andıran bu diziye de Hana Yori sonrası Oguri Shun'ı tekrar izleme dürtüm sonucu başlamıştım. Bu diziyi birkaç yıl önce Koreliler de uyarladı. Ancak Hana Kimi niree o nireee...

Burada bir kız (bizim Asya) Hababam Sınıfı gibi bir erkek lisesine sevdiği oğlan için(Guriciğim oluyor bu delikanlı) kılık değiştirip(aslında sadece saçlarını kestirip) giriyor. Onca erkek nasıl oluyorsa bu durumu çakmıyor. Ve olaylar olaylar...

Bu dizi sitcom biçiminde yapılmış bir dizi. Esprileri kırıp geçiriyor.Belki bazı sahneler saçma gelebilir ama ben kahkahalar atarak izlemiştim. Ve bence bu diziye asıl renk katan isim Ikuta Toma. Zavallım cinsel kimlik karmaşası yaşıyor dizide.

Ve ikenayi taiyoooo...




JUUI DOLITTLE


Bu dizide yapımcılar izleyicileri sevindirmek istercesine Hana Yori Dango da kavuşamayan çifti bir kez daha bir araya getiriyor. Bu sefer veteriner olarak tabi. Oguri Shun başarılı bir veteriner ve yanına yamak olarak da Inoue Mao yani bizim Makino'yu alıyor ve birlikte hayvanları iyileştiriyorlar. Hayvan sevgisinin ön planda olduğu bir dizi. Öyle aşk dolu sahneler neredeyse hiç yok. Ama ikiliyi tekrar bir arada görme keyfi paha biçilemez. :)

Benim anlamadığım, bir insan her role nasıl uyabilir. Dizide Guri'yi izlerken sanki gerçekten veterinermiş hissine kapılıyorsunuz. Ah Guri Ah...




RİCH MAN POOR WOMAN

"What do you want to do?" (Ne yapmak istiyorsun?) İşte tam da bu sorunun cevabının arandığı bir dizi. Ve Oguri Shun'ın en sevdiğim dizilerinden biri. Canım sıkıldıkça açıp açıp izlerim ben bu diziyi. Hem romantik hem teknolojik. .)

Burada Oguri aşırı zeki bir teknoloji manyağı, deli gibi program tasarlayan Japonya'nın teknoloji konusunda önde gelen isimlerinden biri. Ancak burnundan kıl aldırmayan, aşırı agresif ve geçmişte tanıştığı kişilerin yüzlerini hatırlamayan bir kişiliğe sahip. Kızımız ise iş arayan inek bir son sınıf öğrencisi. Oguri Shun'ın annesinin ismini kullanıp Oguri Shun'ın şirketine bir şekilde giriş yapıyor ve beklenen son, birbirlerine aşık oluyorlar.

Diğer dizilerin aksine bu dizide vıcık vıcık aşk sahneleri yok. Benim de en sevdiğim yönü bu. Aslında tam da Japonlar'a has bir dizi olmuş bu. Çünkü neredeyse tüm olaylar ofiste gelişiyor. Japonların ne kadar işkolik olduğunu bu diziyle bir kez daha teyit etmiş oldum.

Yalnız benim hala alışamadığım bir nokta var ki o da, bu Japonların sesleriyle yüz ifadelerinin birbirini tutmaması. Karşısındakinin yüzüne gülerek bağıran tek millet bizim bu Japonlar.




Dizinin ilk bölümünde çalan şarkı için tık tık :)



BORDER

Oguri Shun bu dizide bir dedektif. Kafasına kurşun yiyor ve her ne hikmetse hayatta kalıyor. Hayatta kalıyor kalmasına ama bu kurşunun bazı yan etkileri ortaya çıkıyor ve bizim Guri birden Medyum Guri oluveriyor, ölüleri görüp cinayet vakalarını aydınlatıyor.

Dizininin finali için tam bir final demek yanlış olur, çünkü bu dizinin ikinci sezonu çekilir, diye düşünüyorsunuz.

ARAKAWA UNDER THE BRİDGE

Ana düşüncesini kavrayamadığım dizi. Gerçekten bir şeyler anlatmak için çok uğraşmışa benziyorlardı. Ancak benim IQ'um yetmedi açıkcası.

Guri konuk oyuncu burada. İlk izlediğimde uzun bir süre Guri'yi aradı gözlerim, sesi vardı ama görüntüsü yoktu. Sonra gözlerime inanamadım Ogurin'i o kılıkta görünce.

Sanki yapımcılar hayal güçlerini fazla zorlamışlar. Zira o şekillere girmek çaba gerektirir. Diziyi görünce ne dediğimi anlayacaksınız. İzleyip de anlayan biri olursa bana da anlatsın.




WOMAN

Bu diziye Guri'yi göreceğim diyerek büyük umutlarla başlamıştım. Ancak dizide konuk oyuncu gibi bir şeydi. Bir kadının kocası olmadan çektiği zorluklardı yanlış hatırlamıyorsam konusu. Bu diziyi izlemeyi düşünenler için benim gibi Guri'yi uzun süre göreceğinizi sanıp da hayal kırıklığına uğramayın diye yazmak istedim.





TOKYO DOGS


Bu dizide de Guri bir detektif. Guri'nin bu dizideki rolü biraz Border'ı andırıyor aslında. Karanlık, silahlar, suçlular vesaire vesaire... Guri'nin burada bir de matrak silah arkadaşı var. Operasyonun ortasında Guri'nin annesiyle konuştuğu sahneler ve kızı yerden yere attığı sahneler çok komikti.

Her bölümün sonu için bir de yağmur yağıyor şıkır şıkır şıkır, yarabbi şükür şükür... modunda bir klip çekmişler.




NOBUNAGA CONCERTO


Müzikleriyle beni benden alan mangadan uyarlanmış bir diziydi bu da. Burada Guri bir lise öğrencisi ve zamanda yolculuk yapıp eski bir imparatorluğun başına geçiyor.

Bize bu tip konular saçma geliyor ama kabul edelim ki, bu reankarne olma inançları Japonları daha da bir yaratıcı yapıyor. Bu diziyle Oguri Shun'ın poposunu (evet poposunu) görme şerefine de nail oluyorsunuz. Bu müzikler insanı başka diyarlara götürüyor.






OUROBOROS




İki yetim çocuğun öğretmenlerine olan sadakatleri konusunun işlendiği mükemmel ötesi bir dram. Burada da"muhteşem ikili" Toma ile Oguri yeniden karşımıza çıkıyor.

Oguri Shun bir mafya babasını canlandırıyor. Ama o mafya bile olsa taş... Dizinin sonunda Oguri Shun'ı ağlarken görünce yüreğim parçalanmıştı, Guri sen ağlama dayanamam... Ayrıca dünyada o çizgili takım elbisenin yakıştığı tek kişi Oguri Shun. :)




Yoksa siz hala bir Oguri Shun dizisi izlemediniz mi? :)

Yorumlar